GÜVENLİK KONUSUNDA TURİZMCİYE SÖZ DÜŞMELİ!

Bir ülkedeki güvenliğin önceliği elbette insan hayatını ve sağlığını korumak olduğunu söyleyen Rifai, eksik veya yanlış tedbirlerin bir topluma ayrıca da yıkıcı bir yan etkisi olabileceğini hatırlattı.

Mısır’da Metrojet Rus uçağına yapılan saldırıyı örnek gösteren Rifai, güvenlik konusunda bir hata yapıldığında o ülkenin insanına ilk aşamada zarar gelmemiş olsa bile, turizmde yaşanacak kayıpların aynı insanlara orta ve uzun vadede yıkıcı etkileri olduğunu belirtti.

Böyle bire hatanın yüz binlerce insanı işsiz, gelirsiz, belki de aç bırakabileceğini, tüm bir toplumu depresyona sürükleyebileceğini, sayısız insanın sosyal trajedi yaşayabileceğini ve ülke ekonomisine uzun soluklu büyük zararlar verebileceğini hatırlatan Rifai, bu sebeple ülkelerin güvenlik planlamasına turizmcileri dahil edilmesini talep etti.

Rifai: “Bir ülkenin, bir destinasyonun hatta tek bir otelin bile güvenlik planlamasında profesyonel güvenlik uzmanlarının yanı sıra mutlaka turizmcilerin de fikri alınmalı. Zira ilk aşamada etkilenecek olan turizmciler, güvenlik uzmanları değil. Turizmcilerin güvenliğe bakış açısı farklıdır.”

Ürdün asıllı DTÖ Başkanı Taleb Rifai sözlerine şöyle devam etti: “Dünyada her 11 istihdamın birisi doğrudan turizm sektörüne bağlı. Turizm ekonomisi, dünya GSMH’sının yüzde 9’unu teşkil ediyor. Bu rakamlarla dünyadaki en büyük ticari sektörün turizm olduğu anlaşılıyor.Dünyanın en büyük ticari sektörü, güvenlik konularında söz hakkına sahip olmalı” ( Kaynak.tourexpi: MP )