HUKUK MÜCADELESİNDE SONA GELİNDİ

Yorgun Herakles Heykeli, Truva Hazineleri'nin bir kısmı, Sinan Paşa Camisi'nden kaçırılan İznik çinilerinin de aralarında bulunduğu 4 bine yakın tarihi eserin son birkaç yılda ülkemize iade edilmesinden sonra, aşkın mabedi Mausolleum’u da Avrupa’dan resmen isteyeceğiz.   
Avukat Remzi Kazmaz’ın 30 avukat arkadaşıyla dokuz yıl önce başlattığı hukuk mücadelesinde dava aşamasına gelindi. Avukat Kazmaz ve arkadaşları, anıtın Türkiye’ye getirilmesi için 2013 Ocak’ta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)’ne gidecek. Bu topraklarda yaşayanlar tarafından üretilen tarih ve kültür varlıklarının iadesi için yaptıkları çalışmayı Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’a teslim ettiklerini belirten Avukat Kazmaz, “Bu konuda tam yetki aldık; Sayın Bakanımız da umutlu” dedi.

İNGİLİZLER SAVAŞ GEMİSİYLE GÖTÜRMÜŞTÜ

İngilizler tarafından savaş gemisiyle götürülen ve birçok parçası İngiltere British Museum’da bulunan anıtmezarın Anadolu’ya, ait olduğu Bodrum’a geri getirilmesi konusunda ilk teşebbüs Halikarnas Balıkçısı (Cevat Şakir Kabaağaçlı) tarafından yapılmış ancak, alaycı bir üslupla yazılan cevap yazısında bu istek reddedilmişti.
Ölüm yıldönümlerinde Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir’in mezarına gittiğinde ona yalan söylemek zorunda kaldığını anlatan Kazmaz, “Bu antik kentin geleceğine ilişkin Halikarnas Balıkçısı’nın başlattığı ama yarım kalan işi sonlandıracağıma koca Balıkçı’ya söz verdim. En büyük Aşk Anadolu’da yaşandı. Sana söz balıkçı; Aşkın Mabedi’ni ait olduğu bu topraklara getireceğiz” diyor.
 
BELGESELİNİ ÇEKTİ, ROMANINI YAZDI

Kazmaz ve arkadaşlarının Mausolleum için dünya çapında başlattığı kampanya tüm hızıyla sürüyor. İngilizce-Türkçe imza kampanyasında bugüne kadar 120 bin imza toplandı. Aynı zamanda yönetmenlik de yapan Kazmaz, uluslararası kampanya kapsamında ‘Antik Halikarnasos Bodrum’ adlı bir belgesel çekerek yurtiçinde ve yurtdışında gösterimlere başladı.
Kazmaz, Kral Mausolos tarafından karısı Artemisia’ya duyduğu aşkı ölümsüzleştirmek amacıyla yapılan Mausolos’un romanını da yazdı. ‘Aşkın Mabedi’ isimli iddialı romanda Kral Mausolos’un ömrü mabedi tamamlamaya yetmiyor. Kral ölünce karısı tarafından mabedin yapımına devam ediliyor. Artemisia’nın ölümünden sonra da yarım kalan bu anıt mezar o dönemin sanatçıları tarafından zor şartlarda bitirilebiliyor.

MAUSOLEUM, AŞKIN ÖLÜME DİRENİŞİNİN SEMBOLÜ

Hiçbir ölü için bu kadar büyük bir anıt yapılmadığını söyleyen Kazmaz, Aşkın Mabedi isimli romanı yazma sebebini şöyle açıklıyor:
“Bu coğrafyada bir çok uygarlıklar kuruldu, kayboldu, yıkıldı. Tarihi ve kültürel değeri anlaşılamadan yağmalandı. Bu tarih ve kültür hırsızlığına karşı bir tepki olarak bu romanı kaleme aldım. Tarih ve kültür kaçakçılığını anlatırken, dünyanın 7 harikasından biri olan Mausolleum’u anlatmayı uygun gördüm. Çünkü bu mabedin yapılışında aşk hikâyesi vardı.”
Mausoleum’un, Babil’in Asma bahçeleri gibi bir aşkın ölüme karşı direnişini simgelediğini vurgulayan Kazmaz, Bodrum’un  ve Türkiye’nin gizli kalmış yitik tarihi hakkında şu bilgileri verdi:

ANTİK ÇAĞIN 7 HARİKASINDAN İKİSİ TÜRKİYE’DE

“Antik dünyanın yedi harikasından ikisi Türkiye’dedir. Birisi Efes’teki Artemis tapınağı, diğeri ise Bodrum’daki Mausoleum’dur. Her ikisi de artık yoklar. Aslında Giza Piramitleri hariç diğerleri de yoklar. M.Ö. 377-353 arasında yaşayan Karia Kralı Mausolos’ın başkenti Bodrum yani Halikarnassos idi. Anıtı tamamlayan karısı Artemisia’dır. Bu çalışma onların öyküsünü bize iletiyor. Bodrum Mozolesi, 16 yüzyıl boyunca yapıldığı günkü gibi kaldı. Sonra depremlerde çatısı ve kolonları yıkıldı. 15. Yüzyılda Malta Şövalyeleri bölgeye hakim olunca mozoleyi yıkıp, yerine bir kale yaptılar. Bugün Bodrum’da görülen kalenin parlak taşları ve mermer blokları Mozole’yi anımsatır. Bazı heykel kalıntıları ve Yunanlılar’la Amazonlar arasındaki bir savaşı gösteren frizler de bugün Londra British Museum’da görülebilir.

Mozole 40x30 metre boyutunda bir dikdörtgendi. Basamaklı bir podyumun üzerindeydi, çevresi heykelle süslenmişti. En üst kısmında dört atın çektiği dev bir savaş arabası vardı. Güzelliği kendisinden çok insan, aslan ve at heykellerinin olağanüstü olmasından kaynaklanıyordu. Heykeller, dört ünlü Yunan sanatçısı Bryaxis, Leochares, Scopas ve Timothues tarafından yapılmışlardı.”

Mabedi yaptıran Kral Maussolleum’un, Bodrum’u gerçek adıyla antik Halikarnasos’u kuran kişi olduğunu belirten Kazmaz, verdiği mücadelede bugün magazin çukuruna dönüşen Bodrum’un  tarihini iyice yitirerek ölmesini engellemeyi de hedefliyor.