KIŞ SPORU YARALANMALARINA DİKKAT!

Kış mevsiminde tatilinizi kayak merkezlerinde geçirirken kış sporlarından da uzak durmak istemiyorsanız, korunmak için nelere dikkat etmelisiniz? Hastane Derindere Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. M. Yavuz Çırpıcı, kış mevsiminde spor yaralanmalarına karşı neler yapılabileceğini anlattı.

KIŞ SPORU YARALANMALARINA DİKKAT!

Kayak merkezine gitmeden önce bu önerilere kulak verin

Kayak merkezine gitmeden en az 3-4 gün önce kardiyo egzersizleri yapılmalı, kayak öncesi aşırı yemekten kaçınılmalı, kasların aktiviteye hazır olmasını sağlamak için mutlaka gerekli ısınma hareketleri (germe ve gevşetme eksersizleri) uygulanmalıdır. Kaslar spor öncesi hazırlanmazsa kas ve bağlar kolayca yaralanabilir. Kayak yaparken en sık diz ve ayak bileği çevresindeki kas ve tendon yaralanmaları ile karşı karşıya kalınabilir. Soğuk ve donmaya karşı vücut ısısını koruyan, rüzgâr ve su geçirmez, içinde rahat hareket edilebilir hafif kıyafetler tercih edilmelidir. Ayak bileğini uygun şekilde destekleyen ayakkabılar giyilmelidir. Ayrıca kar gözlüğü, eldiven ve eklem pedleri gibi ekipmanların kullanımı, spor yaralanmalarını önemli ölçüde azaltır.

En çok hangi yaralanmalar görülüyor?

Ağırlıklı olarak düşmeye bağlı el bileği, diz, ayak bileği ve bel yaralanmaları ve eklem çevresi kırıkları görülür. Ayak bileği ve diz yaralanmaları; yumuşak doku, çapraz ve yan bağ yaralanmalarını da beraberinde getirir. Diz yaralanmaları menisküs yırtığı, bağ ve tendon yaralanmalarına kadar çok daha ciddi sakatlanmalara neden olabilir. Özellikle spor sırasında ani oluşan eklem içi ve çevresindeki bağlarda kopma, eklem çıkıkları, daha ciddi olarak damar sinir yaralanmaları da görülebilir ve bu tür yaralanmalarda çok acil ve ciddi müdahaleler gereklidir. Uzun dönemde bu tür spor yaralanmaları eklemlerde kireçlenme olarak bilinen kıkırdak hasarına bağlı osteoartritle sonuçlanabilir.

Spor yaralanmaları sonrası hangi müdahaleler yapılmalı?

Spor yaralanmasının türüne göre kişinin kendisinin yapabileceği ilk müdahale ile rahatlayabileceği gibi bağ yırtılması, kırık gibi hastanede müdahale ve tedavi gerektiren yaralanmalar da görülebilir. Yaralanma sonrası en çok görülen belirtiler; yaralanma bölgesinde şişlik, kızarıklık, aşırı duyarlılık, şekil bozukluğu ve ısı artışıdır. Yaralanma sonrası ilk yapılması gereken dokunun aşırı şişmesini (ödemi) önlemektir. Bunun için:
•    Buz veya soğuk kompres: Hem ağrı hem ödemin artışını önlemede yardımcıdır. Uygulama yapılırken kesinlikle buz cilde direkt temas ettirilmemelidir. Birkaç saatte bir 10-20 dakika soğuk kompres uygulanması doğru olacaktır.
•    Kompresyon: Yaralı bölge bandaj ile uç noktadan yukarıya doğru hafif sıkıca sarılarak ödemin artışı engellenir.
•    Yukarı kaldırma: Yaralanan bölge kalp seviyesine yakın hale getirilerek dolaşımı rahatlatılır, böylece ödem gelişimi yavaşlar.
•    İstirahat: Aktivitenin bırakılarak istirahate geçilmesi iyileşme sürecini hızlandıran önemli bir etkendir.

İlk müdahalenin ardından zaman kaybetmeden Ortopedi-Travmatoloji uzmanı olan bir sağlık merkezine başvurulmalıdır. Her ne kadar ilk müdahalelerden sonra kişi kendini iyi hissedip sakatlığının düzeleceğini düşünse de sakatlığının kalıcı hale gelmemesi için bir uzman tarafından değerlendirilmesi önem arz eder.