''NEREYE GİDELİM? BİLEREK GEZMEK İÇİN REHBER''ÇIKTI.

Metinlerin başındaki simgeler, okuyucuyu, tarihi yapılar, otantik doku, önemli doğa alanları ve yaylalar konusunda uyarıyor; bunun yanında yüzme, dalış, sörf, rafting, yamaç paraşütü, kayak, dağcılık, treeking ve bisiklet gibi aktivitelerden hangilerinin orada yapılabileceği belirtiliyor.


“Nereye Gidelim?”de Enez’den Şavşat’a, Bartın’dan Samandağ’a kadar yedi bölgeden onlarca yer pek bilinmeyen yönleriyle anlatılıyor. Metinlerin sonunda yer alan Nasıl Gidilir?, Yapmadan Dönme!, Ne Yenir? ve Nerede Kalınır? gibi renkli kutucuklar bu rehber kitabı daha kullanışlı kılıyor. Nasıl Gidilir? kutucuğunda gidilecek yerin üç büyük kente uzaklığından, hangi ulaşım araçlarıyla gidilebileceğine kadar işinize yarayacak bilgiler veriliyor. Yapmadan Dönme!de ise dört ya da beş maddede orada mutlaka yapmanız gereken şeyler öneriliyor. Ne Yenir?’de ise mekan tanıtımından çok yöreye özgü lezzetler anlatılıyor. Böylece o yöreye özgü yemekleri de tanımanız hedefleniyor. Son olarak -varsa- üç alternatifin de sunulduğu Nerede Kalınır? kutucuğu yer alıyor. Burada yıldızlı otel, butik otel ya da pansiyon ayrımı gözetilmeksizin yalnızca sıcak bir ortamda konaklayabileceğiniz kaliteli işletmelerin bilgileri veriliyor.
“Nereye Gidelim?”de İstanbul’un burnunun dibindeki Polonezköy gibi sayfiyelerden,  İstanbul Adalar’ına; hala bakir kalmayı becerebilmiş Yalıköy’den Marmara’nın en ücra köyü Uçmakdere’ye; eskiden tatilcilerin ilk adresleri olan Akçakoca ve Amasra’dan, günümüzün tatil merkezleri Bodrum ve Antalya’ya; oradan da binlerce kilometre uzaklıktaki suya gömülmüş Halfeti’den, bugün yarın suya gömülecek olan Hasankeyf’e kadar yakınlardan, uzaklara pek çok tatil merkezi anlatılıyor.
 

BİLELİM GEZELİM


“Nereye Gidelim?” okuyucuları Türkiye’nin kimi sırlarına doğru tatlı bir yolculuğa çıkararak dünyanın en gizemli ülkesinin şifrelerini de çözüyor.  Binbirkilise, Nemrut Dağı ve Soğmatar gibi kuş uçmaz kervan geçmez yerlerdeki tapınakların gizemlerini, Ezop’un öykülerinin de resimlendiği Niğde Gümüşler Manastırındaki “Gülen Meryem” resminin sırrını, eskiden Kromni ve Santa’da yaşayan gizli Hıristiyanların öyküsünü, Meryem Ana’nın evinin yüzyıllar sonra nasıl bulunduğunu kitaptan öğrenmek mümkün.

Aynı şekilde Troyalıların Zeus’a tapındıkları Kaz Dağları’ndaki Karataş’ın zirvesinin günümüzde de kutsal kabul edildiğini, Erdek yakınlarındaki Dindymon Dağı’ndaki ana tanrıçaya adanmış tapınağın Hıristiyanlık döneminde nasıl tanrının anası olarak kabul edilen Meryem Ana Manastırına dönüştüğünü, Niğde’deki Hüdavent Hatun türbesinin duvarlarını Buda kabartmalarının süslediğini, Aksaray’ın Gökçe köyündeki Pir Şemmas Türbesinin hem Hıristiyanlar, hem Müslümanlar tarafından kutsal kabul edildiğini, Samandağ’ın Yoğunoluk köyünde dünyada belki de bir eşi bulunmayan altı kilise, üstü camiyi biraz da şaşırarak öğreneceksiniz.

Elbette Anadolu dinlerin ve dillerin kavşağı. Peygamberler kenti Urfa’dan, çan ve ezan seslerinin birbirine karıştığı, ama hiç kimsenin birbirine karışmadığı Mardin ve Antakya’ya kadar üç dinin nasıl barış içinde bir arada yaşadığını bu kitapta bir kez daha göreceksiniz. Tarsus, İznik, Efes gibi Hıristiyanlarca kutsal kabul edilen kentlerle,  Bizans resim sanatının doruk noktası olarak kabul edilen Göreme’deki Karanlık Kilise’den, şeytana uymuş ressamlarca resimlenen Ihlara Vadisindeki kiliselere kadar Kapadokya’da geniş bir yer bulmuş kitapta kendine.  Üstelik kaya kiliselerinin yalnızca Kapadokya’yla sınırlı olmadığını, dağlık Frigya’dan Trakya’ya kadar bir çok yörede benzer yapıların bulunduğunu göreceksiniz. Hala faal olan Mardin’deki Deyrulzafaran ve Mor Gabriel gibi Süryani manastırlarıyla, Şavşat ve Tortum Vadisi’ndeki yüzlerce yıl önce terk edilmiş görkemli Gürcü Manastırlarını ve Sümela, Alahan, Kurşunlu gibi dağ başlarındaki Bizans manastırlarını ilk fırsatta görmek isteyeceksiniz.

Nasrettin Hoca’nın doğduğu köyden, Yunus Emre’nin kırk yıl boyunca tek bir eğri odun taşımadığı dergahına, Alevi-Bektaşilerin piri Hünkar Hacı Bektaş’ın makamına, Mevlana’nın inzivaya çekildiği manastıra kadar Anadolu erenlerinin de izini süreceksiniz.
“Nereye Gidelim?” okurlarını Anadolu uygarlıklarına doğru keyifli bir yolculuğa da çıkarıyor. Efsaneyle gerçeğin birbirine karıştığı Troya’yı,  bir zamanlar dünyanın üç süper gücünden biri olan Hititlerin başkenti Hattuşa’yı, dünyanın yedi harikasından birinin bulunduğu Efes’i, bilimin temellerinin atıldığı Milet’i, Milet’in kutsal alanı ve kehanet merkezi Didim’i, paranın icad edildiği ve Anadolu’nun en eski sinagogunun bulunduğu Lidya’nın başkenti Sardeis’i, Friglerin kutsal kenti Yazılıkaya’yı, Dünyanın ilk sosyalistlerinin yaşadığı Klazomenai’yı, Dünyanın en eski borsasının ve en sağlam Zeus tapınağının bulunduğu Çavdarhisar’ı, hiçbir zaman düşmana teslim olmayan kahramanların diyarı Likya’nın başkenti Xanthos’u yeniden keşfedeceksiniz.
İznik ve Trabzon gibi imparatorluklara başkentlik yapmış kentlerle; Bursa ve Edirne gibi görkemli Osmanlı başkentlerini; ahşabın güzelliğini yansıtan eşsiz mimari dokusuyla Kula, Safranbolu, Mudurnu, Göynük, Taraklı, Beypazarı, Cumalıkızık, Misi ve Yörük gibi Osmanlı kasaba ve köylerini; taş konaklarıyla ünlü Midyat, Sinassos ve Gelveri’yi; geçtiğimiz yüzyıla tanıklık eden Ayvalık, Tirilye, Kayaköy, Sille, Şirince ve Yeşilburç gibi eski Rum kasaba ve köylerini pek çok ayrıntılı bilgiyle birlikte tanıyacaksınız.

Meraklı ve sorgulayıcı bir bakış tarzıyla uygarlıklar kavşağı Türkiye’yi daha yakından tanımanıza olanak sağlayan “Nereye Gidelim?” farklı içeriğiyle de diğer rehber kitaplardan ayrılıyor. “Nereye Gidelim?” yayınlandığı mevsim itibarıyla tam bir yaz kitabı. Ancak dört mevsim gezebileceğiniz yerleri içermesi nedeniyle de yaz-kış yanınızdan ayırmayacağınız bir başucu kitabı aynı zamanda. Spiral cildi sayesinde kolaylıkla okunabilen tamamı renkli kitap, çok sayıda fotoğrafla da zenginleştirilmiş.

Hadi ne duruyorsunuz? içinizdeki keşif canavarını uyandırın ve yollara düşün. Yolculuğa çıkarken de göreceklerinizi bilmeniz ve yapacaklarınızı planlayabilmeniz için hazırlanan bu rehberi yanınızdan ayırmayın.
 
NEREYE GİDELİM? BİLEREK GEZMEK İÇİN REHBER / ERSOY SOYDAN
Heyamola Yayınları, İstanbul, Haziran 2011, 264 Sayfa, 20 TL